zurnanın zırt dediği yer deyiminin hikayesi ne demek?

"Zurnanın zırt dediği yer" deyimi, bir planın ya da bir durumun beklenmedik bir şekilde ters gitmesini veya istenmeyen sonuçlar doğurmasını ifade etmek için kullanılır. Bu deyimin hikayesi, genellikle memurların işlerini yavaş yaptığı, tembel oldukları veya görevlerini isteksizce yerine getirdiği dönemlere dayanır.

Hikayeye göre, Osmanlı döneminde askerlerin düzenlediği eğlencelerde zurna, davul ve klarnet gibi çalgılar kullanılırdı. Bu çalgılar sayesinde askerler keyifli bir şekilde dans eder, şarkı söyler ve eğlenirdi. Ancak bazı askerler zamanla işlerini ihmâl etmeye başladı ve görevlerini gereği gibi yapmamaya başladı.

Durumu fark eden komutanlar, bu durumu düzeltebilmek için yeni bir plan yaptılar. Bir gün askerlerin düzenlediği eğlenceye, askerin en beceriksizi ve en tembeli olan biri zurna çalmak için seçildi. Zurnayı eline alan asker, müziği bilmemesine rağmen umursamaz bir şekilde çalmaya başladı. Zamanla kendini kaptıran asker, çalmaya başladığı zurnayı kontrol edemez hale geldi ve zurnanın kaymağını yemek için çalmaya çalışırken yanlış nota ve tuşlara basmaya başladı. Zurna, düzensiz bir şekilde, zamanlama hatası yaparak "zırt" sesleri çıkarmaya başladı.

Bu durum karşısında diğer askerler gülmeye başladı ve komutanlar da askerlerin tembelliklerini ve ihmâllerini bir kez daha görmüş oldu. Böylece "zurnanın zırt dediği yer" deyimi, planın beklenmedik bir şekilde ters gitmesini ve istenmeyen sonuçların ortaya çıkmasını ifade etmek için kullanılmaya başlandı.